Trafiğe herkes çıkar. 

Arabası,  kamyonu, otobüsü, Tır'ı,  bisikletlisi, motosikletlisi, traktörü ve benzeri araçlar. Bu herkesin doğal hakkıdır.  Buna  kimse engel olamaz. Bu durum bütün dünyada böyledir.

Trafikte seyretmek için trafik kuralları ve trafik kanunları vardır ve kurallara uyma zorunluğu herkes için geçerlidir. Trafik kurallarına trafik kanunlarına uymayanlara bir takım yaptırımlar uygulanır.  Trafik kurallarını ihlaline göre farklı müeyyideler vardır. Suçun  kapsamına göre para cezası, ehliyete el koymalar, trafikten men cezası, puan cezası yani belli bir puan sayısına ulaştığında yine farklı ceza ve yaptırımlar uygulanır.

Cezalar, trafikteki herkesin güvenliği için vardır. Kurallara uyulması için caydırıcı aracıdır.

Bugün sizlere  çok önemli bir konuyu dile getirmek istiyorum.

Trafikte tehlike saçan bazı motosiklet, mopet ve traktörlerden bahsedeceğim.

Motosikletler, mopetler ve buna benzer araçlar farlarını gündüz dahi açık tutmak mecburiyetindedir.

Bir çok Avrupa ülkesinde gündüz dahi araçların farlarını yakma mecburiyeti vardır. Polis farlarını yakmayanlara cezai işlem uygulamaktadır.

Karayolları trafik kanunun 64/1-a-2 maddesi, akşam farları yakmama cezası olarak tanımlanmaktadır. 

Karayolları trafik kanununda;

Madde 30/1-a Servis freni, lastikleri, dış ışık donanımlarından yakını ve uzağı gösteren ışıklar ile park , fren, vb ışıklar noksan bozuk yada teknik şartlara aykırı olan araçları kullanmanın suç olduğu ve aracı kullanan sürücüye idari para cezası uygulanacağı belirtilmiştir.

Kanunlar, yönetmelikler var olmasına rağmen nedense bir çok sürücü bu kanun ve kuralları önemsememektedir. Şehir merkezinde gece motosikletler ne önde nede arkada hiç bir aydınlatma ve uyarıcı ışık olmadan son sürat yoluna devam ediyor. Böyle sürücüler, hangi akla hizmet ediyorlar.! ! !

Ayrıca bazı traktörlerin römorklarının arkasında ne bir arka lambası ne de bir kedi gözü veya reflektör bulunuyor. Arkadan gelen araçların fark edebileceği hiç bir uyarı aydınlatması bulunmaması o kadar tehlikelidir ki , bu tehlikeyi bilhassa gece trafiğe çıkan herkes her an yaşayabilir . 

Bölünmüş bir yolda bunu ben bizzat yaşadım.  Bir traktör bölünmüş yolda seyrediyor ama römorkta hiç bir aydınlatma ışıkları yok. Ne zaman çok  yaklaştım o zaman fark ettim. Neyse ki yanda ve arkada başka araç yoktu. Ani manevra yaptım ve son anda bir kazaya karışmaktan kurtuldum.

Sorumsuz insanlar  bir kazaya sebebiyet verdiğinde kendisinin maddi manevi zarara uğradığı gibi, karşıdaki masum insanlarında maddi ve manevi zararına yol açıyor. Bazen de ağır veya hafif yaralanmalara, daha acısı ölümlere sebep oluyorlar.

Şu mantık çok yaygın. " Ne olacak ya, bir adımlık yol , bir şey olmaz. "  İşte tamda burada kaos başlıyor,  aslında çok şey oluyor,  olduktan sonra da hiç bir işe yaramıyor.

Bir milyon verip traktör alan bir sürücü için,  yüz lira verip kırılan ya da arızalanan aksesuarlarının yenisini alıp yerine takmak bu kadar zor mu?

Bu sorumsuzluğa kim dur diyecek. Bu vurdumduymazlık ne zamana kadar devam edecek.

Orhan ERDOĞAN